Yerelden globale uzanan başarı öyküsü; Arena Media
Turkey Bu yıl dünyanın en hızlı büyüyen medya gruplarından Havas Media Group ile yaptığı işbirliğiyle global bağlantılı ajanslar arasına giren Veritas Media, Arena Media Turkey adıyla yoluna devam ediyor.
Arena Media Turkey Ajans Başkanı Kaan Bülbüloğlu, bu yıl ekosistemlerini daha da büyütmeye odaklandıklarını söylüyor.
Birbirinden çok farklı yapıda yüzlerce müşteriye yurtdışı ve yurtiçi medya yönetimi konusunda servis sunan Veritas Media, Mayıs 2017 itibariyle global bağlantılı ajanslar arasına girdi. Havas Group’un 3 medya ajansından biri olan ve 2000 yılında İspanya’da kurulan Arena Media, Veritas Media ile gerçekleştirdiği ortaklık çatısı altında 65. ofisini Türkiye’de açtı. Veritas Media ile Havas Media Group arasındaki franchise anlaşması kapsamında Veritas Media ile Arena Media’nın güçlerinin birleşmesi, Havas Media Group’u Nielsen Adex’in Türkiye’deki medya ajansları sıralamasında üst sıralara taşıyacak. Dünyanın en hızlı büyüyen medya gruplarından Havas Media Group, bünyesinde Havas Media, Arena Media ve FullSix Media adıyla üç medya ajansını ve Havas Sports & Entertainment ismiyle dünyanın en büyük içerik ve etkileşim ajansını barındırıyor.
Veritas Media’dan Arena Media Turkey’e doğru: Arena Media Turkey Ajans Başkanı Kaan Bülbüloğlu, bu işbirliği ile organik büyüme imkanı sağlanmış olacağını, böylece daha odaklı bir şekilde yola devam edeceklerini, daha güçlü bir yapı ile kaliteyi arttırarak müşterilerine Arena Media Turkey adıyla hizmet vereceklerini söylüyor: “Yerel konumlanmış; uluslararası çözümler üretebilen; bağımsız ve tam donanımlı medya servisi veren ilk yerel ajans olarak 2005 yılında Veritas Media ve Reklam Hizmetleri A.Ş. adıyla kurulduk. 2009 yılında isim değişikliğine gittik; Veritas Bilgi ve İletişim Hiz. Tic. A.Ş. olduk. 23 Nisan 2017 itibariyle Veritas Media yoluna Arena Media Turkey ismiyle devam ediyor.”
Bu yılın ilk 5 ayında 57 müşteriye fatura kestiklerini ve birçok KOBİ’ye de hizmet sunduklarını aktaran Bülbüloğlu, önümüzdeki 2 yıl içerisinde “Yabancı bir grupla entegre çalışabilecek miyiz, klasik yaptığımız işin yanında ve dışında hem müşterilerimize hem bize fayda sağlayacak hayat alanımızı, ekosistemimizi daha da büyütür müyüz?” sorularına yanıt arayacaklarını anlatıyor: “2016 ve 2017’de büyümeye devam ediyoruz. Bu yıl sektörün büyüme oranlarından 2-3 kat daha ivmeli büyümeyi planlıyoruz.”
Hızla değil, sağlam adımlarla büyüyeceklerini vurgulayan Bülbüloğlu, “Geçmişteki hatalar en büyük tecrübedir” sözünü anımsatıyor: “Geçmişteki tecrübelere dayanarak, daha tabana yayılan, daha çok müşteriyle çalışan, en küçükten en büyüğe bütün müşterilere aynı servisi vermeye çalışan bir yapıyla yolumuza devam ediyoruz. Sektörde yaşanan bıkkınlığın içine düşmemeye, enerjik kalmaya çalışıyoruz. Arena Medya Türkiye Ofisi olmanın bu yıla ve gelecek yıla çok büyük yansımalar yapmasının peşinde ilerliyoruz. Bunlardan biri altyapı, diğeri büyüme konusunda. 2018 yılında medya planlama servisinin yanında diğer servisleri içerisinde barındıran daha konsolide bir servis vermek istiyoruz.”
Kaan Bülbüloğlu, “Can you do the business / Better than the others” yani “İşini diğerlerinden daha iyi yapabiliyor musun?” mottosuyla hareket ettiklerini kaydediyor: “Bir medya planlama ajansının görevi servis üretmek. Ürettiğin servisin de amacı en iyisini üretmek. Karışık dönemlerde fit ve atletik duranlar, daha iyi pozisyonlarda olacaklardır diye düşünüyorum. İşin aslı; birbirinden farklı sektörlere sunduğunuz servisi; o sektörlere ayak uydurarak vermek zorundasınız. Bizim bakış açımız; her sektöre servis verme kapasitesine sahip olmak. Gayrimenkul ve finans sektöründe birçok müşterimiz var.”
Medya ajansının güçlü olabilmesi, medya planlamacılarının gün, ay, dönem içerisindeki değişimlere karşı daha reaktif çalışabilmesi için maraton koşan müşterilerle çalışmak önemli. Bülbüloğlu, “Biz maraton koşanları ve uzun koşuları seviyoruz. Ajansımız 12. yılına girdi. Her bütçeden her segmentten müşteriyle çalıştık. Bizim için önemli olan müşterinin ölçeği değil, müşterimizin bizim yapmayı hedeflediklerimize uygun, tutarlı, net olması, uzun süre bizimle çalışmayı istemesi ve denemesi, iletişime yatkın olması. Bence ajansın büyüklüğünün yanında müşterileriyle uzun süre çalışabiliyor olması Türkiye’deki en değerli şeylerden bir tanesi” diyor.
Kaan Bülbüloğlu’na göre başarı çalışmaya başladığın anda başlar: “Ajans tanıtımında iddia edilenler başından sonuna kadar yapılabiliyorsa siz en iyi ajanssınız ve mükemmele yakın servis veriyorsunuz demektir. Bu ajansta şık kıyafetlerle güzel sunumlar yapıldıktan sonra hayat, sunumlarda ne söyleniyorsa o istikamette gider. Ajans tanıtımında, sunumumuzun içerisinde yapabileceklerimizin net tanımı vardır. ‘Entegre medya planlama yaparız, en iyi ve en doğru fiyatı forse ederiz, aradığına 3 dakikada ulaşamazsan zaten ajans başkanına doğrudan ulaşabiliyorsun, bu nedenle bu ajansın hızı başka ajansta yoktur’ gibi... Bunlar sunumun içerisinde yazar, yazanlar da yapılır. Müşterinin bizimle çalışmaya başladığı günden itibaren bizi terk ettiği güne kadar...”
“Bir kampanyanın starı; müşteridir” diyen Bülbüloğlu, çalışmayı müşterinin yönettiği bilinciyle her ajansın ona göre pozisyonunu çok iyi bilip yönetmek zorunda olduğunu kaydediyor. İyi değerlendirildiğinde medya ajanslarının çok fonksiyonel olduğunu vurguluyan Bülbüloğlu, yaptıkları işi İsviçre saati veya iyi çalışan bir akıllı bir telefona benzetiyor.
Bülbüloğlu, medya ajansından reklam ajansına, dijitalden halkla ilişkiler ajansına kadar iletişim sürecindeki tüm ajansların çalışmanın bütününde çok önemli olduğuna değiniyor: “Hiçbirimiz o kadar önemli değiliz. Zaten marka ve iletişimin tek bir formülü olsaydı, sektör bu halde olmazdı, hayat da farklı olurdu. En önemlisi, marka, iletişim ve bu iletişimin parçacığı olan bizlerin bence pozisyonları ve ajansların işini çok iyi yapmaları. Uyum yüzde yüz önemli. ”
“Marka hayattır” diyen Bülbüloğlu, marka olma yolunda ilerleyenlerin medya planlama ve satın alma işini bir miktar tahlil ederek kendilerine en iyi servisi, hizmeti verecek ajanslarla çalışmalarını öneriyor ve ne istediğini bilmenin önemine dikkat çekiyor: “Ajans seçerken ben en büyük veya en küçük ajansla, yerelle veya globalle çalışayım hedefi yerine kendinizi tanımlayıp kendi tanımınıza çok uyan ajanslarla çalışmanızı öneririm.”