banner565

banner622

banner472

banner458

banner457

banner626

Türkiye’nin ilk 10 medya ajansından biri; Speed Medya

Speed Medya CEO’su Berrin İnaluk, en büyük hedeşerinin dengeli ve sürdürülebilir bir büyüme olduğunu söylüyor. İnaluk, 2020 yılında en büyük önceliklerinin ise televizyon ile birlikte diğer mecraları; sinema, dijital, radyo ve açıkhavayı büyütmek olduğunu açıklıyor.

AJANS 01.02.2020, 07:42 21.02.2020, 10:24
18488
Türkiye’nin ilk 10 medya ajansından biri; Speed Medya
banner637

Sektörde yüzde 2 pazar payına sahip Speed Medya, Türkiye’nin ilk 10 medya ajansından biri. Speed Medya CEO’su Berrin İnaluk, şl ortaklarıyla uzun dönemli çalışabilen, güven esaslı bir ajans olma hedefiyle çalıştıklarını söylüyor: “Agresif bir büyüme hedefimiz yok. En büyük hedefimiz, dengeli ve sürdürülebilir bir büyüme. Ciromuzun yüzde 65’ini oluşturan müşterilerimizle 6 yıldır çalışıyoruz. Yaklaşık 42 kişi istihdam ediyoruz, toplam 41 reklam verenimize hizmet sunuyoruz. En önemli gurur kaynaklarımızdan biri; çalışan sirkülasyonumuzun yüzde 5 olması. Son 3 yılda sadece 1 kişi işten ayrıldı. 2019’u yüzde 15 büyümeyle kapattık. 2020’de de sağlıklı bir büyüme (yaklaşık yüzde 15-20 civarında) hedefliyoruz. En büyük önceliğimiz; televizyonla birlikte diğer mecraları; sinema, dijital, radyo ve açıkhavayı büyütmek. Tv mecrasında en büyük yerli medya ajansıyız.” İnaluk, ajansın uluslararası çalışmalarında önemli bir işbirliğine de imza attığını anlatıyor: “Speed Medya gücünü Media Plus ile birleştirdi, Almanya merkezli global ajans Media Plus, Avrupa’nın en büyük bağımsız medya ajansı, Almanya’da ilk sırada ve 20’den fazla ülkede faaliyet gösteriyor. Bu işbirliği Speed Medya’nın tarihinde yerelin global ajansı olma yolunda en önemli dönüm noktalarından biri. Avrupa ve ABD Media Plus networküyle işbirliği içerisindeyiz. Yurtdışındaki konkurlar için Türkiye ayağında onlar bizden, müşterilerimizin yurtdışı işlerinde ise biz onlardan destek istiyoruz.”

“Veriyi oku, sayılara güven, sürdürülebilir ol”:
Berrin İnaluk, “Reklamverenlerin pazarlama sorunlarını çözmek, tüketicilerine en verimli şekilde ulaşmalarını ve yaptıkları iletişim yatırımlarının karşılığını maksimum seviyede almalarını sağlamak için bilimin dili matematiği etkin bir şekilde kullanan medya planlama ve satın alma ajansıyız” diyor. Speed Medya’nın 2004’te, Ahmet Akyol tarafından kurulduğunu belirten Berrin İnaluk, dataya ilk yatırım yapan medya ajanslarından biri olduklarını vurguluyor: “Ahmet Akyol, problemleri anında çözen ve hızlı geri dönüşü seven bir anlayışla çalışır. Mindshare ve GroupM’de çalışan bir ekip olarak 2013’te Speed Medya’ya transfer olduk. Günün sonunda biz, reklamverenlerimizin bütçelerini yönetiyoruz, bu nedenle matematiği en etkin haliyle kullanmalıyız. Şirince’de Matematik Köyü’nde, Prof.Dr. Ali Nesin’i ziyaret ettik. Speed Medya’nın logosu; 9 noktayı birleştirme hikayesinden çıktı. Dokuz noktalı Speed logosu özetle; ‘Veriyi doğru oku, rakamlara güven, rasyonel ol ve çerçevenin dışında düşün’ demek. 2015 Nisan’ında yeni logomuzu, kurumsal kimliğimizi, manifestomuzu yayınladık, iş birimlerimizi oluşturduk. Her yıl Eylül ayında bütün şirket, Matematik Köyü’ne gidiyoruz.”
Speed Medya, entegre bir iletişim planlama sürecini yönetmek için; “Human Math. Marketing Math. Design Math. Operation Math. Sat Score” servislerini sunuyor. Ajansın “veriyi; basit, anlaşılabilir ve mobil sevenler için Speed App” uygulaması var. İnaluk, “Türkiye’nin ilk medya aplikasyonunu biz oluşturduk. Uygulama, ‘Dün en çok izlenen program hangisi? Hangi kanal ne kadar izlenmiş? Bu ayın en çok yatırım yapan reklamvereni kim?’ sorularının yanıtlarını ve daha fazlasını sunuyor. 2020 yılı sonunda uygulamamızı müşterilerimize özel şifreli hale getirmeyi planlıyoruz” diyor.
Berrin İnaluk, bütün işlerini veriye dayandırdıklarını, büyük verinin yorumlanması, anlamlı iş sonuçlarına dönüştürülmesinde uzman bir ekipleri bulunduğunu ve bu konuda açık ara birinci olduklarını dile getiriyor: “Reklam yatırımlarının geri dönüşlerini hesaplıyor ve bu geri dönüşler doğrultusunda optimizasyonları günlük yapıyoruz. Rakiplerimizden ayrıştığımız diğer önemli nokta; hızlıyız. Butik bir hizmet veriyoruz, reklamverenlerimiz kendilerini ayrıcalıklı hissediyor, 7/24 müşterilerimizin yanındayız. Markalarımızla birlikte büyümeyi de çok seviyoruz.
Biz reklamverenle sürecin en başında, onların iş ortağı gibi hareket ederek, iş ve pazarlama hedeflerini anlayarak, bütün süreci birlikte kurgulamak istiyoruz. Reklamverenlerimizin iş hedeflerine ulaşmalarında kaldıraç olmak istiyoruz.”
Berrin İnaluk’a göre; 2020 daha fazla veriyi konuşabileceğimiz ve veriye odaklanabileceğimiz bir yıl olacak. İnaluk, son dönemde reklamverenlerin ajans değiştirme trafiğinin çok arttığına, sektörde fiyat seviyesi standardının kaybolduğuna da dikkat çekiyor: “Gelinen noktada reklamverenlerin tercihinde ajansların satın alma gücü, önemli bir kriter olmaktan çıktı.
Önümüzdeki dönem, medya ajansının planlama kabiliyetlerinin daha fazla öne çıkacağı bir dönem olacak. Bu noktada bizim farkımız şu; doğru planlama ve günlük optimizasyonlarla reklamverenler lehine avantajlar yaratmaya çalışıyoruz.” Berrin İnaluk, sektöre ilişkin şu değerlendirmeyi yapıyor: “2019’un ilk 6 ayında sinema ve dijital alan büyüdü ancak genel olarak sektörde küçülme gözlendi. 2019 genelinde 2018’e göre yüzde 1 seviyesinde büyüme olabilir. Beklentimiz, 2018’de 8 milyar 200 bin TL olan reklam yatırımının 2019’da 8 milyar 400 milyon TL olması. Türkiye’de reklam yatırımlarının GSY‹H içindeki payı çok düştü ve binde 2’ler seviyesine geriledi. Basının küçülme oranları ise yüzde 30’lara dayandı. 2020’de, Türkiye tekrar bir seçim atmosferine girmezse yılın ilk yarısının medya sektörü açısından pozitif geçeceğini, reklam yatırımlarının bir miktar artacağını düşünüyoruz. Geleceğin yükselen mecrası; dijital. Günümüzde mecraları tekil bazlı ayrıştırmak yerine ekran planlaması öne çıkıyor. Televizyon, açık havada dijital kanallar, tabletler, bilgisayarlar veya akıllı telefon ekranları. Televizyon gerçeğini en azından birkaç yıl daha göz ardı etmemeliyiz, gücünü koruyacak. Önümüzdeki 5 yılda televizyon ile dijital eşitlenecek. Hedeflemeli reklam meselesi çok daha yaygın konuşulmaya ve kullanılmaya başlandı. Amazon; Türkiye’ye gelişiyle sektörün çehresini tamamen değiştirecek.
Artık hedef kitlenin satın alma alışkanlıklarını birebir görebileceğiz, işin içine sepet derinliği vs. gibi kavramlar girecek. Mesajı doğru şekilde, doğru zamanda, doğru platformda vermek meselesi önemli. Kullandığınız mecrane olursa olsun, siz marka değer transferi taşıyorsunuz. Önümüzdeki dönemde en çok konuşulanlardan biri de ‘değer transferi nedeniyle güvenilir mecralarda ve doğru platformlarda yer almak’ olacak. Güvenilirlik meselesi markalar tarafından daha fazla sorgulanır olacak.”

KOBİ’lere ve markalaşma yolculuğundakilere öneriler:
Berrin İnaluk, markayı “Güven. Tüketiciye verdikleri güven, özbenlik algısı ve sürdürülebilirlik” sözleriyle tanımlıyor ve KOBİ’ler ile markalaşma yolculuğundakilerine şunları öneriyor: “Butik hizmet KOBİ’ler için çok önemli. Sektörümüzde en önemli konu; şeffaflık. Açık iletişime dikkat etmeliler. Ajansın reklamverenin iş hedeflerini anlaması, aynı dili konuşmaları, yatırımların geri dönüşünün ölçümlenmesine yönelik ajansla işbirliği yapılması, bunun için gerekli verilerin sağlanması da çok önemli. Biz reklamverenlerimizin ihtiyaçlarını doğru anlıyoruz, onların etkin iş sonuçlarına ulaşmaları için en doğru sonuçlara ulaşmaya çalışıyoruz. Bizimle güvene dayalı açık iletişim kurabilecekleri, deneyimli ekibimizin onların dertlerini kendilerine dert edinebileceklerinin sözünü verebilirim.”

Yorumlar (0)